Kemal Ümmi on beşinci yüzyıl Osmanlı tekke şairidir. Asıl adı İsmail’dir. Niğde’de doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Cemal Halveti ile birlikte Erzincanlı Şeyh Behaeddin’in halifesi oldu. Bazı kaynaklarda Karaman’da vefat ettiği kaydedilmekte ise de, türbesi Niğde’nin Yenice Mahallesindedir. Şiirlerinde Yunus Emre’nin tesiri görülür. Münacaat, na’t, kaside, gazel, mesnevi türünde çok sayıda tasavvuf şiiri yazdı.
Aruz vezni ile yazmasına rağmen halkın anlayabileceği bir dil kullanmıştır. İlahileri, kendisinin tanınmasına ve şöhret sahibi olmasına daha etkili olmuştur. Kırım, Kazan ve Taşkent ve Özbek Türkleri arasında sevilerek okunmuştur. 2371 beyitlik bir Divan’ı bulunmaktadır. 1475 senesinde Karaman’da vefat etmiştir.
Kemal Ümmî; şiirde muhteva yönünden Yûnus takipçilerinden olmuş, XV. yüzyılda aruz vezniyle; kaside, gazel, mesnevi gibi klâsik nazım şekilleri ile tasavvufî şiirler söylemiş, tekke şiirlerinde kendinden sonrakilere örnek teşkil etmiş şöhretli bir şahsiyettir. Onun hayatı da tıpkı Yûnus Emre’de olduğu gibi menkıbelerle süslüdür.
Kemal Ümmî, şiirlerinde sade bir Türkçe kullanmış, aruz vezniyle yazmış olmasına rağmen halkın dilinden uzaklaşmamış usta bir şairdir. Özellikle ilâhî tarzında oldukça başarılı olmuş ve şöhreti Anadolu sınırlarını aşmış Kırım, Kazan, Taşkent ve Özbek Türkleri arasında da tanınmıştır. Divânı’nın, dil açısından Türk dili tarihine çok önemli belgeler kazandıracağı söylenebilir. Mehmet Fuat Köprülü’nün 15. yüzyıl şairleri arasında ona özel bir önem vermesinin bir sebebi de budur. Di-vân’ında dünyanın fâniliğine, Allah sevgisine, nimetlerine, iyi ahlak ve ibadete dair yazdığı nasihat şiirlerinin sayısı bir hayli fazladır. Ayrıca Divân’da münacat, naat, kaside, gazel, mesnevî ve ilâhîlerden müteşekkil nazım tür’leri ve 2371 beyit bulunmaktadır. Divân’ın pek çok yazma nüshası, Kırk Armağan adlı didaktik bir eseri de vardır.